Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Azerbaycan'a yaptığı devlet ziyareti kapsamında, çok sayıda önemli konunun yanı sıra "Kuzey-Güney" Uluslararası Ulaştırma Koridoru'nungeliştirilmesi de ele alındı.
Konuyla ilgili Azertag.Az sitesinin haberine göre, Rusya, Hindistan ve İran tarafından 2000 yılında St. Petersburg Ekonomik Forumu'nda kurulan bu koridor, Rusya ve Kuzey Avrupa'yı, Güneydoğu Asya ve Körfez ülkeleriyle ulaşım açısından birbirine bağlayan uluslararası öneme sahip bir proje konumunda bulunuyor. Azerbaycan, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in girişimiyle 2005 yılında bu projeye katılmış ve transit ülke işlevini yerine getirme yolunda önemli adımlar atıldı. Bakü-Tiflis-Kars demiryolunun inşasından Alat-Astara otoyolunun modernizasyonuna ve Bakü Uluslararası Deniz Limanı'na kadar uzanan çalışmalar, Azerbaycan topraklarından kargo geçişi için uygun fırsatlar oluşturdu.
Güneydoğu Asya ülkelerinden Avrupa'ya yük taşıyan gemiler Süveyş Kanalı'ndan 16 bin kilometre yol kat ederken Kuzey-Güney koridorunda sadece 7 bin 200 kilometre yol kat edecekler. Kargo 60 gün yerine 30 gün içerisinde daireye teslim edilecek. Ayrıca ulaşım maliyetleri de yüzde 40 oranında azalacak.
Azerbaycan, Kuzey-Güney Koridoru projesine katılarak öncelikle Rusya ve İran ile olan kara sınırının elverişli coğrafi özelliklerinden etkin bir şekilde yararlanmak, üçlü bölgesel iş birliğini geliştirmek, mevcut koşullardan yararlanmak ve yeni kazançlar elde etmek istiyor. Ayrıca Azerbaycan, gelecekte komşu Gürcistan'ın toprak ve iletişimini mümkün kılarak Kuzey-Güney ve Doğu-Batı ulaşım koridorlarının entegrasyonunu hızlandırmayı amaçlıyor.
Ayrıca Kuzey-Güney güzergahının Azerbaycan, İran ve Rusya topraklarındaki demiryolu bağlantılarının yanı sıra bu ülkelerin transit ve ekonomik potansiyelinin güçlendirilmesine hizmet edeceğini ve uluslararası yük akışını teşvik edeceğini de belirtmek gerekiyor. Azerbaycan'ın bu koridordan beklentisi yüksek. Tahminler, bu koridorun tam kapasiteyle çalışması halinde Avrupa ülkeleri, Rusya, Orta Asya ve Kafkas bölgelerinin Körfez ülkeleri ve Hindistan'a erişimini ve Hazar'ın Karadeniz limanlarıyla ticari ilişkilerin yoğunlaşmasını sağlayacağını gösteriyor. Bu koridor, Avrupa, Güney Asya ve Orta Doğu arasındaki demiryolu trafiğini artıracak ve böylece demiryolunun hem yerel hem de transit trafikten elde ettiği geliri artıracak.
Rus "Roskongres" Vakfı analistlerinin hesaplamalarına göre, 2022 ve 2023 yıllarında koridordan yük taşımacılığı yüzde 18 artışla 19 milyon tondan 22,6 milyon tona çıktı. Kargo taşımacılığı hacminin 2030 yılında 30 milyona, 2035 yılında ise 35 milyona ulaşması bekleniyor. "Kuzey-Güney" Uluslararası Taşımacılık Koridorunun temelini oluşturan Kazvin-Raşt-Astara (İran)-Astara (Azerbaycan) demiryolunun işletmeye alınmasının ardından yük taşıma hacminin artacağını ve Transit ülkelerin geliri artacak. Hindistan'ın Mumbai limanından İran'ın Çabahar limanına, oradan da Ghazvin-Rasht-Astara (İran)-Astara (Azerbaycan) demiryoluyla Rusya ve Avrupa'ya yük taşınması planlanıyor. Bu yolun Kazvin-Reşt kısmı halihazırda faaliyete geçmiş durumda. Reşt-Astara bölümünde çalışmalar devam ediyor. Rusya, demiryolunun Reşt-Astara (İran)-Astara (Azerbaycan) bölümünün inşası için İran'a 13,5 milyar euro imtiyazlı kredi tahsis etti.
"Kuzey-Güney" Uluslararası Ulaştırma Koridoru'nunekonomik etkinliğinin yanı sıra siyasi öneme de sahip durumda bulunuyor. Koridorun geçtiği ülkeler transit gelirleri elde ederek siyasi istikrarlarını sağlayabilecekler. Azerbaycan ve Rusya'nın karşılıklı yarar sağlayan iş birliği sonucu faaliyet gösteren bu koridor, sadece iki ülkenin değil, tüm bölge devletlerinin ekonomik kalkınmasına da ilave ivme kazandıracak.