Yunan Gazetesi Ta Nea'da yazar Malouchos Georgios, Yunanistan'ın Ege'deki deniz parkı projesini 'Dünyanın En Tehlikeli Parkı' olarak değerlendirdi.
Yazar Malouchos Georgios, Kaliforniya'nın Yosemite Ulusal Parkı'ndaki yarık kaya formundaki 'Half Dome' zirvesine atıfta bulunarak, "Mutlak bıçak benzeri bir hassasiyetle ikiye bölünmüş bir dağ zirvesi: tek bir bakış terör getirmek için yeterlidir. Tırmanmak vertiogaya neden olur. Tarihte yaşanan onlarca ölüm burayı dünyanın en tehlikeli parkı haline getiriyor. Bugüne kadar bu kadar. Çünkü şimdi şu soru ortaya çıkıyor: Başka bir parkın, bu denizcinin... asayı çalma ihtimali var mı? Çünkü görünen o ki, hükümetin önceden, tabii ki olası sonuçlarını düşünmeden açıkladığı şeyler, Ege'nin gizemli Türk-Yunan aşkını havaya uçuracak bir soruna dönüşmüş durumda" diyerek yazısına giriş yaptı.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis'in 'Parklar Yapılacak' şeklindeki açıklamasını seçimin de etkisiyle 'sert bir tutumla' yaptığını savunan yazar, "Ancak iki sorun var: Birincisi, sadece yanlış yönlendirilmiş seçmenler değil, Türkler de dinliyor. İkincisi, Türkiye ne Üsküp ne de Arnavutluk. Ve Yunanistan'ın onunla derin ve gizli bir diyalog yürüttüğü. Bunun üzerine Ankara, NAVTEX'i yayınladı ve... suların ne kadar temiz olduğunu ölçmek için makineleri çalıştırdı: birdenbire herkes fanatik çevreci oldu... Bir "ayrıntı": Türkler takımadalarda bir değil birden fazla park istiyor! Hatta ortak yönetimde bile. Dolayısıyla, Erdoğan'ın Ankara'da öngördüğü gibi yeni bir işbirliği modeli ya da hükümetin park için öngördüğü gibi yeni bir ekoloji modeli olmak yerine, Ege artık... Half Dome'u satın alma tehlikesiyle karşı karşıya. Tabii içlerinden biri geri adım atmazsa. Büyük sözlere rağmen kim olacağı oldukça açık" sorusunu yöneltti.
'FETÖ' terör örgütü üyesi bir teröristin ormanlara yönelik kundaklama girişiminin yaşandığı bir dönemde ilişkilerin gerildiğini kaydeden yazar, "Türk NAVTEX'i, büyük gerilimin iyi bilinen bölgesi olan Kardak'ta 15 Haziran'a kadar yürürlükte olacak. Temiz su arayışı nihayet Yunan sularına ulaşırsa, takvim dört yıl geriye, yani 2020'ye dönecek. Yunanistan geri adım atmazsa, ya da en azından sessiz kalmazsa, Türkler alışılmış olanı başlatarak gerilimi tırmandıracak, “Tübitak Marmara” ile. O zaman gerginlik kaçınılmaz hale gelecek ve tekrar filolara geçeceğiz. Ankara'nın mesajı çok açık. Ve daha fazla uzatmadan, derhal darbeyi indirerek bu sorunu halletti: Egemenlik meseleleri diyaloğun ana eksenini oluşturacak. Sonuçta Erdoğan bunu Miçotakis gezisi öncesinde gündeme getirmişti. Ve kesinlikle geri adım atmayacaklar. Sonuçta sınırların değişmesi talebinden asla vazgeçmediler" ifadelerini kullandı.